Not: Karakteri temsilen eski bir çizimimi koydum.
Geçen haftaki hikayeme devam ettim, öncekini buradan okuyabilirsiniz. Bu haftanın kelimeleri: pestenkerani, diğerkam, rabıta, kavi, muğlak
Umarım hikayemde bu kelimeler çok sırıtmamıştır. 😀
Zeyrek köyden ayrılırken muğlak hisler içerisindeydi. Aile rabıtası
tamamen kopmuş, denizde yolunu kaybetmiş sal misali sürükleniyordu. Önünde
uzanan yemyeşil tepeler uzun sürgününün habercisiydi. Kılıcını kınından çıkarıp
yakından inceledi. Parmakları kabzadaki işlemelerde gezindi. Bunu, bunca
yıl babası sandığı kişi vermişti.
***
Vakit geçtikçe Seva’ yı bir endişe sardı. Çatışma çıktığını işitmişti
ama oğlu ortalarda yoktu. Başına bir şey gelmiş olabilirdi. Telaşla dışarı
çıkarken kapıya iliştirilmiş zarfı gördü. Anneme yazıyordu üzerinde. Kadın
hemen mektubu açıp okumaya başladı.
Anne, her şeyi öğrendim. Ben bu topraklara ait
değilmişim. Sen özenle bana baksan, çiçek misali beni sulasan da köklerim
buraya tutunamadı. Hep içimde bir eksiklik hissettim biliyor musun? Belki o
adamın beni aşağılayan sözleri, belki senin yüreğine yük olmuş sırrın gözlerindeki
yansıması, belki de gördüğüm kâbuslar... Bu, çok kavi bir acı. Artık iki diyarda
da tutunamam, kururum. Kaybettiğin evladının yerini dolduramam ben, sana sadece
acını hatırlatacağımı bilerek yanında kalamam. Hoşça kal...
Mektubu bitirdiğinde burnu sızladı Seva' nın. Zeyrek tüm
olanları duymuş, gitmişti işte. Gözyaşlarını içine akıtıp öfkeyle içeri girdi. Sıkılı
yumruğunun içinde buruş buruş olmuş mektubu eşine fırlattı: “Neye sebep olduğunu gör!”
“Delirdin mi! Yine ne var?”
Noyav satırları okurken yüzünde her hangi bir ifade yoktu.
Kağıdı buruşturup arkasına atarken “Ne pestenkerani bir dert,” dedi ve devam
etti: “Unut onu artık. Gitmesi isabet olmuş. En azından düşmanın safına
geçmemiş.”
Kocasının bu kadar ruhsuz olmasını aklı almıyordu Seva' nın. Ağzını açacak oldu vazgeçti, bir hışımla odadan çıktı. Noyav pencerenin önündeki divana yerleşti. Dışarıyı izlerken karısının her şeyi abarttığını düşünüyordu. Bunlara kafa yoramazdı şimdi. Gittikçe yaklaşan kara bulutlar dikkatini çekti. Kopacak bir fırtınaya hazırlıklı olmalıydı. Gökyüzüne odaklanmışken boynuna doğrultulan kılıç yüzünden donakaldı. Eve gizlice birinin girmiş olduğunu düşündü. Yavaşça başını çevirince kılıcı tutan kişinin karısı olduğunu fark etti. Kadın bağırdı:
“Kımıldama sakın, söyleyeceklerimi dinle!”
“Sen ne yaptığını sanıyorsun?” Noyav, şaşkın ve öfkeliydi.
“Eğer oğlumu bulup getirmezsen senin canına okurum. Çok
ciddiyim!”
Kadının gözleri ve sesindeki kararlılık karşısında afalladı adam. Seva’nın diğerkam kişiliği yine baskın hale gelmişti. Bir keresinde Noyav yaramaz bir çocuğu dövdü diye karısı kafasında şişe kırmıştı. Başındaki yara izi o günden beri duruyordu. Seva’ nın gözü döndüğünde gerçekten şakası olmazdı. Kadın kılıcı hafifçe adamın boynuna bastırmaya başlamıştı. Sinirden elleri titriyordu. Noyav yavaşça yutkundu, gözlerinde korku okunuyordu. Sonunda pes etmiş halde omuzlarını düşürdü.
“Onu bu kadar seveceğini hiç düşünmemiştim. Peki, dediğin
gibi olsun. Sabah ilk ışıkla yola düşerim.”
Kadın kılıcı çektiğinde bir damla kan adamın boynundan aşağı süzüldü.
***
Gece, köyün üstünü yorgan gibi örttüğünde herkes evine
çekildi. Noyav sıkıntı içinde kıvranıyordu. Sanki ölüm sessizliği çökmüştü eve.
Zeyrek' in gidişiyle Seva’ nın tatlı dili, neşesi de sönüp gitmişti. Yatağında
dönüp dururken uykuya daldı ve bir rüya alemine doğru süzüldü.
Kaybettiği bebeğini her yerde arıyordu adam. Minik bebek nereye gitmiş olabilirdi? Telaştan eli ayağına dolanmıştı. Uzaklardan bir ses yankılandı:
“Ba Ba!”
Duyduğu sese doğru koştu. Her taşın altına bakıyor ama
oğlunu bulamıyordu. Tekrar tekrar işittiği sese doğru koşmayı sürdürdü. Uzun
bir yol kat etti, büyük bir vadiyi, hırçın bir nehri aştı. Sonunda bir uçurumun
kenarında sarı saçlı bebeğini gördü.
“Dur oğlum! Kımıldama, geliyorum.”
Bebek uçuruma doğru emekliyordu. Noyav çok bitkin olduğundan
yalpalayarak koştu. Bebek düşmek üzereydi. Geçen her bir saniye ıstırap verici
şekilde uzuyordu. Son anda ileri atlayıp aşağı düşmekte olan bebeğin elini
havada tutmayı başardı. Zaman durmuştu sanki. Noyav bir saniyeliğine gözünü kapatıp açmıştı ki donup kaldı. Bebeğinin yerini Zeyrek almıştı. Ve yükü aniden ağırlaşınca tutamadı adam, Zeyrek elleri
arasından kayıp gitti.
“Hayır!” Noyav kan ter içinde uyandı. Zeyrek’ in düşerkenki
bakışları gözünün önünden gitmiyordu: Hayal kırıklığı ve yoğun bir acı... Seva
endişeli halde yanına koştu. Noyav onu duymuyordu bile. Kendi kendine
söyleniyordu: “Ne yaptım ben? Ne yaptım ben?”
Devam edecek...
Vee yeni kelimeleri veriyorum: gölge, cesaret, aile, gerçek, çaba
"pestenkerani " ilk kez duyduğum bir sözcük. Çok hoşuma gitti yeni bir kelime öğrenmek;teşekkürler bunun için . Öykü konu olarak güzel ama bunun ötesinde bildik bir olayı dinletir gibi de kuvvetli anlatmışsınız..gerçekten hoş.
YanıtlaSilBen de ilk kez duymuştum. :) Yorum için teşekkür ederim, beğenmenize sevindim.
SilBu haftanın kelimeleri zormuş sanki. Kaleminize sağlık çok güzel olmuş bence.
YanıtlaSilBu hafta biraz zorlandım evet. Değerli yorumunuz için teşekkür ederim. :)
SilVallahi bu kelimler ile harika bir devam hikayesi olmuş, kaleminize sağlık:-)
YanıtlaSilOlduğu kadar uydurmaya çalıştım. Yorum için teşekkürler. :)
SilHikaye çok hoş devam ediyor. :Kalemine sağlık. :)
YanıtlaSilBeğenmenize sevindim, teşekkürler. :)
SilOoo... hikaye değişik bir hal almaya başladı.
YanıtlaSilKeyif ve heyecanla okudum.
Bakalım daha neler olacak.
:)
Yorum için teşekkürler. Bu bölümde bitirecektim hikayeyi ama uzadı. :))
SilKelimeler kolay değil. Maşallag güzel iş çıkarmışsın :))
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, evet zormuş bu haftanın kelimeleri. :)
SilHeyecan dorukta, devamında neler olacak merak içinde bekliyorum. Ve Neva'nın içindeki amazon ahaha, kadından beklenmedik davranışlar oldu ama tabi güzeldi. :D
YanıtlaSilTeşekkürler Mervecim. Devamı haftaya artık. :)) Hep erkekler yapıyor beklenmedik şeyleri, biraz da kadınlar yapsın. :))
Sil*Seva imiş pardon Duygucum ve kalemine sağlık tekrardan. :)
YanıtlaSilKalemine,duygularına maşallah, hikâyenin içinde hissederek okudum, öyle guzeldi:)
YanıtlaSilNe güzel bir yorum, mutlu oldum. Çok teşekkürler. :)
SilBen ikisini de duymamıştım, seçilmiş kelimeler diye mecburen kullandım. :)
YanıtlaSilElinize sağlık, zorluğa rağmen iyi iş çıkarmışsınız, tebrikler :) Aslında zaman zaman değişik kelimeleri kullanmakta, sınırların yerini değiştirmekte fayda var. Sevgiler,
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, beğenmenize sevindim. İlginç kelimeleri kullanmak iyi oluyor gerçekten. :)
SilHeyecanla okudum ve 2 yeni kelime öğrendim sayenizde :)
YanıtlaSilHeyecanla okumanıza sevindim. :)
Siloyyy bulcak mı zayreki noyav, seva yı çok sevdim yaaa, güzel gidiyo hikaye, rüya çok iyiydi :)
YanıtlaSilSürpriz olsun haftaya. :) Seva'yı severek yazdım, beğenmene sevindim. Biraz daha çizim var elimde sırası geldikçe atarım. :))
Silbi de çizimlerinden hep göster bizeee :)
YanıtlaSilNe güzel çizmişsiniz :) Maşallah tebrik ederim.
YanıtlaSilYazı da güzel olmuş,severek okudum. Kaleminize sağlık 😊
Çok teşekkür ederim, mutlu oldum yorumunuza. :)
SilÇizim de yazı da çok hoş olmuş. Kaleminize sağlık...
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim, beğenmenize sevindim. :)
SilJaponların anime karekterleri heo büyük gözlüdür oysa kendileri o büyük gözlere sahip değillerdir. Bunu neye bağlıyorsunuz?
YanıtlaSilAnime karakterlerine büyük göz yakıştığı içindir bence. Göz şekli animelerde büyük oranda karakterin kişiliğini yansıtıyor. :))
SilŞimdi önceki hikayeni de okuyup, okudum bunu da. Öncelikle çizim çok güzel, hep keşke bende de böyle yetenek olsaydı demişimdir:) Bence hiç sırıtmamış kelimeler, tam yerini bulmuş. Sadece şu pestenkerani kelimesini kendim çok sevmediğimden her yazıyı okuduğumda tuhaf geliyor, muhtemelen kendi yazımda da böyle bir rahatsız olacağım o kelimeden :D
YanıtlaSilÜzüldüm Zeyrek adına, bakalım devamında ne olacak...
Teşekkür ederim yorumun için. :) Çizmeyi seviyorum ama zor iş cidden. Amatörce uğraşıyorum. Evet, pestenkerani bayağı ilginç bir kelime. :)
SilAllah'ım bu ne güzel bir tema bu ne güzel bir konu bu ne güzel bir resim ve bu ne güzel bir blog. İyi ki bloguma uğradınız. Bu arada bleach'e bayılırım. :))))
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim övgünüz için. :)) Konuyu ve çizimi beğenmenize sevindim. Bleach güzel gerçekten, Toshiro da oradaki en sevdiğim karakterlerden. :))
Sil