Kitap hiç beklediğim gibi değildi. Ben sıcak, aile ortamının anlatıldığını düşünerek almıştım tam tersi çıktı. Karakterler genelde gıcık etti beni.
Ayrı odaları kiralamış olan kişilerin hayatlarını, birbirleriyle olan ilişkilerini okuyoruz. Başta zaten bilgi bombardımanına tutulmuş gibi hissettim. O karakterden o karaktere atlanarak çeşitli bilgiler veriliyor. Okurken sıkıldım biraz, daha yeri geldikçe karakterleri tanısak daha iyi olurdu. Sonrasındaysa karakterlerin ne kadar dedikoducu, fitneci olduğunu görüyoruz. Herkes utanma hissetmeden birbirinin odasına rahat girip çıkıyor, rahatça konuşuyor. Evli kadınların kocası o kadar geniş ki bunu umursamıyor bile. Odanın birinde zaten kumar oynanıyor, kadın erkek fark etmeden burada takılıyor. Evli kadınlar başka erkeklere yanaşmaya çalışırken bekarlar da koca avcılığı derdinde, onla bunla düşüp kalkan da var. Erkekler desen gamsız, sorumsuz, çıkarcı, kumarbaz... Anlatıcı bile garipti, bir öyle bir böyle davranıyor. Yazar toplumu bu kadar mı kötü görüyordu da böyle yazdı yoksa saydığım olumsuzlukları normalleştirmeye mi çalışıyordu anlamadım. Karakterler hiç aile yapısına uymuyordu. Sadece sonlara doğru hikaye biraz normale dönmüş gibi geldi. Diyaloglar çok fazlaydı ve pek sarmadı da. Kitabın bana hitap ettiğini söyleyemem.
Açıklamalar için sağ ol canım, sadece kapağına bakınca güzel bir aile ortamını anlatıyor sanmıştım ama kapağına göre kitabı yargılamak yanlışmış. Olumlu, olumsuz öğreniyoruz. 😅 Valla, okumam ben artık bu kitabı. Ama bence toplumun aksayan yönlerine bir eleştiridir bu, öyle diyelim. 😂
YanıtlaSilEvet kapağa bakınca öyle anlaşılıyor. 😀 Ben de yazardan başka kitap okumayı düşünmüyorum. Eleştiriyor gibi de gelmedi açıkçası. Eleştirmek için toplumda o olumsuzluğu yaygın ya da kubullenilmiş olması lazım. Hangi koca bu kadar geniş mideli olur ya da hangi kadın öyle davranacak da yakınları yadırgamayacak. Yorumun için teşekkürler canım. 😊
SilHaklısınAslında, eleştirmekten öte görünüyor. Kötü var ama hiç iyi yoksa ortada sorun var demektir. Neyse, okunacak kitapları da çok iyi seçmeliyiz valla.😀
SilCumhuriyet dönemi türk edebiyatında bu ahlaksızlık temasını çok görmekteyim. Hiç okumuyorum ama sağdan soldan yorumları okuduğum kadarıyla. Bence bu tür şeyler kasıtlı yapılıyor. Etrafı kötü görsek de, iyi şeyler yapmalı ve toplumun düzelmesine yardımcı olmalıyız.
YanıtlaSilHaklısın, bu durum fazla göze sokuluyor. Günümüzde bile normal karşılanmayacak bir durumken o dönemde mi normal yani. Kitabın abartılı olmasını ben de kasıtlı olarak yapıldığına veriyorum. Yeşilçam bile art niyetlerle dolu. Her şeyi masum ve normal gibi göstere göstere sonunda insanlar gerçekten bozulmaya başladı. Yorumun için teşekkürler. 😊
Silbu aile evleri gerçek. 1930 larda 1940 lar 50 lerde istanbul ankara izmir de varmış, türkler bunları inşa etmeyi rumlardan öğrenmişler. o yıllarda erkekler askere gidermiş yıllar süren, eşleri çocukları da, yoksul olanlar, bu evlerde yaşıyormuş, tek odalar. bir avluya bakan.
YanıtlaSilEvler gerçek olabilir ama kitaptaki yaşam tarzlarını sevmedim. Herkesin mi gözü dışarıda, kocalar hiç mi eşlerinin ne yaptığını umursamıyor ve her şeye göz yumuyor. Nerede ipe sapa gelmez var hepsi bir araya toplanmış sanki. Sevmedim kısaca kitabı.
SilBen beğenmiştim ama :)
YanıtlaSilDediğin gibi garip karakterler, üstelik sevimsizler ama ben toplumun ahlâkî yozlaşmışlığını aktardığı için, o döneme ışık tuttuğu için beğenmiştim. Özendirme değil de hiciv yaptığını düşünüyorum.
Ben senin gibi olumlu bakmadım, hoşlanmadım da hiç kitaptan. Fazla abartılı buldum, vakit kaybı oldu benim açımdan. :)
SilDaha evvel de demiştim , illa kitabı öven yazıları sevmiyorum böyle samimi yorumlar çok daha okunası ve takdire şayan geliyor bana.
YanıtlaSilTeşekkürler
Yorum için teşekkür ederim. :) Bence insan hissettiğini söylemeli. Yoksa nette araştırınca hep olumlu yorumlar görünce insan aldanıyor. Özellikle eski kitaplar hep beğenilmek zorunda gibi bir algı var insanımızda. Günümüzde yazan bazı yazarların üsluplarını daha çok beğeniyorum ben.
Silİsmen bildiğim bir kitap. Hiç özel olarak ilgimi çekmedi ve okursam da favorim olmaz muhtemelen ama bir bakmak Bir de çok diyaloglu kitaplarda kopmalar olabiliyor.
YanıtlaSilBen çocukluğumuzdaki sevimli aile dizilerine benziyordur diye düşünmüştüm nedense. Her zaman aradığımızı bulamıyoruz maalesef. Okurken bayağı gıcık oldum. :) Fazla diyaloğu ben de sevmiyorum, zaten karakterlerin daha çok ne yaptığını, ne dediğini, neyle meşgul olduğunu okuduk. Ben iç dünyalarını okumayı daha çok severim, o yüzden sıkıcı geldi.
SilYorum gönderirken yorumun bazı kısımları silindi ya. İnşallah anlamsız bir şey gitmemiştir :))
YanıtlaSilGayet anlaşılıyor yazdıkların. Sorun yok bence. :))
SilValla bu kadar olumsuzluğa sen gene iyi bitirmişsin ben olsam bitiremezdim :)
YanıtlaSilYarıda bırakacaktım da belki daha fazla eleştirecek şey çıkar diye bitirdim. 😅
SilMerhabalar.
YanıtlaSilMemduh Şevket Esendal'ın "Ayaşlı İle Kiracıları" isimli kitapla ilgili verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim. Kitabın adı ve kapak kompoziyonu farklı bir kitapla karşılaşacağımız mesajı veriyordu. Ama öyle olmadığını sayenizde öğrenmiş olduk. Kitap tanıtımı ile ilgili bu tür paylaşımları ben çok faydalı buluyorum. Bu nedenle teşekkür eder; emeğinize ve gönlünüze sağlıklar dilerim.
Selam ve saygılarımla.
Merhabalar,
SilHerkes kitap için farklı yorumda bulunabilir, ben de kendine göre yorumladım. Bana pek hitap etmedi maalesef, beklediğim gibi çıkmayınca. Ziyaretiniz ve yorumunuz için ben teşekkür ederim. Selam ve saygılarımla.
Bir kitabı okumaya başlayınca sevmiyorsan işkence gibi geliyor. Seni çok iyi anlıyorum o yüzden. Kitabı lise yıllarımdan biliyorum ama okumadım, nedense bana hep uzak gelmiştir. Okuma isteği gelmedi bu kitap için hiç🙃
YanıtlaSilÖyle oldu gerçekten, uzak durmakla iyi yapmışsın. Ben de nedense kapağına aldandım, nostaljik, güzel gibi geldi. İyice araştırmak lazım. 😀
SilAyaşlı kelimesinin ayyaş ile ses benzerliğinden bendeki imgesi düşüktu zaten hehehe ahlaken ters karakterler okuyunca benim de canım sıkılıyor hele ki bu karakterler yabancılar değil de bizden insanlarsa. Ama yapacak bir şey yok kimlikte müslüman ülkemin böyle tipleri de çok. Biz uzaktayiz sadece.
SilHaklısın can sıkıcı bir durum. Bizde de böyle insanlar var ama yazarın herkesi kötüymüş gibi göstermesi sanki durumu normalleştirmeye çalışıyor gibi geldi bana daha çok.
SilAhlaken ters olan şeyleri bir adamın gözünden eleştiriyordu. Fakat okurken normalleştiriyormuş gibi gelmiş sana. Aslında adamın gözünden bakarken tiksinti ile bahsediyordu. Sıkıcı kısmına katılıyorum fazla uzatmış ve detaylandırmıştı. Hatta bazı konuların tekrarlandığı hissini de çok yaşamıştım. :)
YanıtlaSilDediğim gibi eleştiriyorsa durumu daha farklı yaklaşabilirdi. Anlatıcı da sorunlu biriydi zaten, onu da sevmedim. Herkes önüne çıkana göz dikiyor, kimin eli kimin cebinde belli değil ve tüm karakterler de bunu normal görüyor. Fazla abartılı ve anlamsız geldi bana. Kısaca sevmedim kitabı. :)
SilYıllar önce okudum ama inan konusu hiç aklımda kalmamış 🫣
YanıtlaSilÇok zaman geçince unutuluyor. 😊
Sil