29 Nisan 2024 Pazartesi

19 Dakika (Kitap)

 


 Kitap, çocukluğundan beri akran zorbalığına maruz kalan bir öğrencinin önceden tasarlayarak okul baskını yapması ve çok sayıda kişiyi öldürmesini anlatıyor. Bunun neticesinde bir taraf kanıtları toplayıp durumu kontrol altına almaya çalışırken savunma tarafı öğrencinin neden böyle bir yola başvurmak zorunda kaldığını anlatmaya çalışıyor.

 Saldırıdan yaralı kurtulanlar uzun süre olayın etkisinden kurtulamaz. Yargıcın kızı da saldırıda yaralananlardan biridir. Tarafsız olacağını düşünerek davayı alır ancak zamanla üzerinde çok baskı hisseder. Küçük bir yerleşim yerinde yaşadıkları için de neredeyse herkes birbirini tanımaktadır, bu da işleri kolaylaştırmaz.

 Fazla spoiler vermemek için konuyu kısaca özetledim. Kitaptaki karakterler ve yaşam tarzlarını (popülerlik sevdası, evlilik dışı ilişkiler, çarpık ilişkiler) sevmesem de olay anı ve sonraki mahkeme süreci dikkat çekiciydi. İlerleyen sayfalarda yazar sık sık geçmişe dönüş yapıyor ve saldırgan Peter hakkında daha fazla fikir sahibi oluyoruz. 

 İş işten geçtikten sonra artık ortada önlenebilecek bir şey kalmıyor. Yıllardır süren zorbalık, okul yönetiminin ciddi bir önlem almaması, anne babanın ortadaki sorunu önemli bir mesele gibi görmemesi hepsi birleşince ortaya patlamaya hazır bir bomba çıkmış. Aslında kaza geliyorum demiş ama herkes buna gözlerini kapatmış. Elbette böyle bir katliam acımasızca, asıl mesele kişiyi buna itecek sebepleri ortadan kaldırmaktır. Akran zorbalığı günümüzde çok fazla ve nedense ciddi şekilde ele alınmıyor. Yapan yaptığıyla kaldığı sürece bu şekilde tepkiler de ortaya çıkmaya devam edecektir. Kitabın bu noktada farkındalık uyandıracağını düşünüyorum. Mahkeme ile ilgili kısımları sevdim. İki tarafın da olaya bakış açısı iyi yansıtılmış. Finali ise çok şaşırtıcı sayılmaz. 

 Genel olarak konuşmam gerekirse maalesef aile yapısı her geçen gün bozuluyor, bunun olumsuz sonuçlarını görmek zor değil.  Aşk adı altında şehvetin anlatıldığı, evlilik dışı ilişkinin normalleştirildiği, plan dışı bebek olursa aldır gitsin mantığı... Toplumumuzu, gençleri koruyacak olanlar bizleriz. Olumsuz şeyler hayatın gerçeği diye doğru olduğu ya da kabul edileceği anlamına gelmiyor. Kitaplarda, filmlerde, her yerde müstehcenlik (insanların aklında sadece bu varmış gibi) görmekten bıktım, itici geliyor sadece. O yüzden kitap beni pek içine çekmedi, beklediğim etkiyi alamadım.


Kendini suçlama, bu senin suçun değil. Ne var ki bu bir yalan. Hepimiz bu noktaya tek başıma gelmediğimi biliyoruz.


Gerçekleri farklı hale getiremezdiniz; yalnızca onlara bakış açınızı değiştirebilirdiniz.


Kırılan bir şeyi onarabilirdiniz ama bunu yapan kişi sizseniz, kalbinizde çatlakların nerede olduğunu hep bilirdiniz.


Bir çocuğun yaptıklarından kendine pay çıkarmak, aynı zamanda yaptığı yanlışların sorumluluğunu da kabullenmek demekti.


29 yorum:

  1. Bu yazardan daha evvel Kız Kardeşim İçin isimli kitabı okumuştum. Elimde başka bir kitabı daha vardı ama hiç okuyasım da gelmiyordu. Nedense sıkıcı bulacağım gibi geliyor (okuduğum kitabını nasıl bulmuştum hiç hatırlamıyorum). Bu kitabını ise bilmiyordum. Konusu önemli aslında; dediğin gibi üzerinde durulmayan, çoğunlukla geçiştirilen ve bu nedenle böyle psikolojisi bozuk bireyler yetişmesine sebebiyet verebilecek denli önemli bir konu. Son paragrafta yazdıkların da çok önemli ama bana artık iş işten geçti geçiyor gibi geliyor. Çünkü üzgünüm ama evet, sanırım artık insanların aklında çoğunlukla bu varmış gibi görünüyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Büyük ihtimalle yazarın diğer karakterleri de benzerdir, okumayı düşünmüyorum artık. Konu gerçekten önemli, saçma şeylere yer verilmese benim için daha anlamlı olabilirdi. Öyle ki yabancıların son yıllarda çıkmış hangi kitabını okusam karakterlerin aklı fikri cinsellikte, kitaplardan soğuyacağım artık. Bizim yerli diziler bile bunlara benzedi. Gençler malesef özeniyor, böyle hayatları önemli bir şey sanıyor.

      Sil
  2. Her ne kadar gözlerimizi kapatmaya çalışsak da, problemleri çözmek yerine üzerine örtmeyi seçsek de hayatın gerçekleri bir şekilde su yüzeyine çıkıyor. Tatsız deneyimleri yaşayarak değil de okuyarak öğrenenlerden olalım inşallah. Emeğine sağlık Duygu😊🤚

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın canım, bazı şeyler yaşayarak öğreniliyor, iş işten geçiyor. Herkesin artık bilinçli olması, önlem alması lazım. Çocukların arkadaşları ve sosyal çevreleri çok önemli. :)

      Sil
  3. Sevdim kitabı ve ekledim okunacaklar listeme ekledim. Düşüncelerinize de katılıyorum. Özellikle film/dizilerdeki müstehcenlik beni de bayıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zorbalık konusunu işlemesi bakımından dikkat çekici kitap. Durduk yere kimse böyle bir eyleme kalkışmaz normal koşullarda. Son yıllarda iyice abartıldı gerçekten. Belli kesimin ilgisini çekelim diye diğer izleyici/okurlara saygısızlık yapıldığını düşünüyorum.

      Sil
  4. Akran zorbalığı gerçekten ciddi bir konu. Kitapta önlem alınmazsa bunun gibi sorunlar çıkacağını zaten konu almış. İzlediğim bazı kore dizilerinde de akran zorbalığıyla ilgili diziler vardı. Teşekkür ediyorum .

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet Kore dizilerinde de akran zorbalığı çok yer alıyor. Malesef popülerlik ve bir gruba katılma isteğiyle insanlar zayıf gördüklerinin üzerine çok gidiyor. Ben teşekkür ederim yorum için.

      Sil
  5. Picoult'un en sevdiğim kitaplarından biridir. Ayrılık Vakti ise favorimdir ^^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O kitabı bilmiyordum, yazardan başka kitap okumam sanırım. :)

      Sil
  6. Müstehcenlik konusunda sana katılıyorum. O yüzden film falan izlemiyorum. Temiz bir aile görmek neredeyse zorlaşmaya başladı. Ortalık veled-i zinadan geçilmiyor. Ülkemizde bile.

    Yabancı cinayet belgesellerini izliyorduk. Akraba ve yakınlar anlatıyor. Çok mutluydular, iyi insanlardı ama nasıl oldu da birbirlerini öldürdüler, şaşırıyorlar.
    Ben şaşmıyorum. Çünkü hayatlarında o kadar çok yanlış var ki bizim inançlarımıza göre. Bir kere içki, uyuşturucu bağımlılıkları oluyor. Evlenmeden önce zina ilişkileri var. Ve evlenmeden önce çocuk sahibi oluyorlar.
    Bunların hepsinin yasaklanması elbette hikmet icabı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten öyle. İmrenilecek aile değerlerimiz varken yabancı özentililiği ve basın yüzünden bizde de bozulmalar başladı. Baştan hatalı başlayan ilişkiler nasıl doğru şekilde ilerleyebilir? Görünürde iyi geçinen insanlar bir süre sonra birikim nedeniyle böyle tepkiler veriyor. Dinimiz zaten bu tür bozukluklara izin vermiyor ama anlayan insan çok azaldı. Özgürüm istediğimi yaparım diyorlar.

      Sil
    2. İnsanların özgürlükten anladığı, nefsinin kölesi olmak. Huzur ve mutluluk tamamen başıboşlukta değil halbuki.

      Sil
  7. Bloger arkadaşlarından kitap özetleri okuduğumda tam okunacak kitap derken cinsel içerik uyarısı alınca vazgeçiyorum.. İnsanın sanki başka gayesi yokmuş gibi hep cinsellik.. mahremiyet kalmadı.. Sonra da medyada tecavüzler istismarlar çoğaldı dendiğinde günah keçisi arıyoruz.. Kolay değil insanın zihnini kalbini temizlemesi kötü hatırlarin yerine güzelleri yerleştirmesi o nedenle Allah'ın veli kullarının hayatlarını eserlerini okumaya mecbur hissediyorum kendimi.. Paylaşım için teşekkür ederim yorumunuz içinde 💐💕 teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok haklısınız. Bu kadar olumsuzluklar kişinin zihnine işleniyor, sonra toplumun normal olmasını bekliyoruz. Şimdinin çocukları tvde internette her türlü pisliğe maruz kalıyor, sapıklık normalleştiriliyor. Halbuki iyilikle iç içe yetişen insan niye kötü şeylere meyletsin. Beyinler yıkanıyor malesef. Yorum için teşekkürler. 😊🌺

      Sil
  8. bunu okumadım ama okurum. bu yazar çok iyi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bilemiyorum, başka kitabını okumayı düşünmüyorum. :)

      Sil
    2. yani böyle sorunlu arızalı insanları anlatıyor. ev kuralları örneğin çok etkileyici :)

      Sil
  9. Selamlar, 19 Dakika çok önemli bir konuyu gündeme getirmiş. Konuyla ilgili ödüllü bir Çin filmi izlemiştim. Filmin alt araştırmasını yaparken uluslararası kuruluşlar bazında yapılan çalışmaları, alınan kararları öğrenmiştim. Okullardaki akran zorbalığı fark edilen ve üzerine eğinilen bir konu yani. Bu tarz yayınların çoğalması çocuğu olanlara ulaşması farkındalık yaratabilir. İlgili ebeveynler, bilgiyle donanmışsa eğer sorunları fark etme şansları daha fazla olur diye düşünüyorum. 🙏😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selam, genelde çözümsüz kalan bir konu gibi geliyor bana. Ülkemizde bile sosyal medyada daha fazla tıklanma için başkalarını rahatça dövebilen insanlar var. Kaçı caydırıcı ceza alıyor acaba? Şikayet edenin ispiyoncu olarak görüldüğü ve geçiştirildiği nice durumlar var. Önlemler daha sıkı olur da herkes bu durumdan kurtulur İnşallah. Ülkeler bir de başka milletlere kendi yaptığı zorbalığa baksa daha iyi olacak. Yorum için teşekkürler. 😊

      Sil
  10. Kitabı burada keşfetmiş oldum, teşekkürler anlatım için:)

    YanıtlaSil
  11. Amerikan medyasında bu tip olayları duyuyorduk. Maalesef insan artık toplumdan uzaklaşıyor ve bunun için bir çok sebep var.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, haberlerde görüyoruz benzer olayları. Her geçen günde zorbalık artıyor.

      Sil
  12. Kitabı bilmiyordum, konusu ilgimi çekti. Akran zorbalığı dikkat çekilmesi gereken konulardan biri. Çocukların yaşadıkları travmalar bütün hayatlarını etkiliyor. Güzel bir kitaba benziyor😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sinir bozucu bazı kısımları olmasa kitabı daha anlamlı bulabilirdim. :) Uzun süre zorbalığa maruz kalanın böyle tepki vermesine şaşmamak lazım. Bir yerden sonra doğru düşünemiyor insan. Yorumun için teşekkürler canım. :)

      Sil
  13. Gerçek bir hikaye mi acaba? Mobbing yaşaması kötü ama bunun için katil olmaya da gerek yok. Bunalımlı bir hikaye 😑

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçek mi bilmiyorum ama benzerleri yaşanıyor. Katil olmasa iyiydi ama yıllarca kimse derdine çare aramamış, bir yerden sonra doğru düşünebildiklerini sanmıyorum.

      Sil

Sohbet Vakti

    Son zamanlarda plan yapmayı, çabalamayı azalttım. Bu bir bakıma iyi oldu, eskisi kadar stresli hissetmiyorum artık. Her şeyi oluruna bır...