19 Aralık 2023 Salı

Zankyou no Terror/ Terror in Resonance (Anime)

 


 Animenin ilginç bir konusu var. Anime stüdyosu da Jujutsu Kaisen'inki olunca daha da ilgimi çekti ve izlemeye başladım. Zaten 11 bölümden oluştuğu için çabuk bitiyor.

 Yetimhanede büyümüş iki genç şehrin çeşitli yerlerinde bombalı saldırılar gerçekleştiriyor. Yüzlerini sakladıkları videoları internette yayınlayıp polise meydan okuyor ve yapacakları saldırılar hakkında ipuçları veriyorlar. Eski bir dedektif de bu yüzden göreve tekrar alınıyor. Dedektif bir yandan videolardaki bulmacaları çözerken bir yandan bu gizemli gençlerin kim olduğunu, amaçlarını öğrenmeye çalışıyor. Sonra işler amerikan kuvvetlerinin de dahil olması ile daha karmaşık hale geliyor (bir şeye de burunlarını sokmazlarsa olmaz zaten) ve dedektif kendini zor bir durumun içinde buluyor.

 Anime bazen yavaş bazen hızlı ilerliyordu. Karakterlerden Dokuz'u sevdim. Daha soğukkanlı ve zeki. Ona yardım eden On İki ise biraz daha duygularıyla hareket eden biri. Bu ikilinin başına kalan kız biraz garipti. Fazla durgun olması ve genelde elinden bir şey gelmemesi izlerken yordu beni, olmasa da olurmuş diye düşünüyordum ki sonlara doğru sevmeye başladım. 

 Animenin ortalarında giren Beş ise çok sinir bozucu ve tavırlarıyla da itici biriydi. Her şey ciddi ilerlerken olayların ortasında giren böyle absürt, uç karakterleri sevemiyorum. Zaten ne yapmaya çalıştığını, hikayeye ne katkısı olduğunu hiç anlamadım. Sadece sinirimi bozdu.

  İnsanları öldürmeden bombalama eylemlerini yapan iki gencin hep amacını merak ederek izledim. Yavaş yavaş durum anlaşılıyor. Dedektif de oldukça başarılıydı ve her azimli ve sağlam duruşlu insanın arkasında onun işine çomak sokan birileri vardır. Bu karaktere de o bakımdan üzüldüm. O Dokuz ve On İki'yi anlamaya çalışan ve gerçekleri açığa çıkarmaya çalışan biri oldu hep.

 Şu Beş ve amerikalılar girmeseydi anime daha gerçekçi ve güzel ilerliyordu. Bölüm sayısı daha uzun olsaydı ve karakterlerin geçmişini daha fazla görsek harika olurmuş. Bazı şeyler fazla pamuk ipliğine bağlıydı, o yüzden kafada biraz soru işareti bıraktı. Yine de ilgiyle izledim, finali de etkileyici ve düşündürücüydü.

 Hükümetlerin gizli planlarının olması, bilerek insanlara zarar vermeleri, bir de bunu tüm insanların iyiliğine yaptıklarına dair bahane öne sürmeleri üzücü gerçekten. Kişinin isteği ve bilgisi dışında yapılan her şey zalimliktir. Bu gençler karşılık olarak yine insaflı davranmışlar. (Gifler:tenor.com)






 Anime müziğini de çok sevdim. Her ne kadar terör konusu işlense de sakin ve nahif bir müzik karşılıyor bizi. Bence karakterlerin asıl iç dünyasını burada görüyoruz.



8 yorum:

  1. Devlet terör uygularsa o yolla karşı çıkmaktan başka çare kalmıyor.. Şimdiden hak verdim gençlere. Gözlüklü karakter hangisi oluyor? Dedektif mi? Yakışıklıymış

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir yerde tahammülü kalmıyor insanın, yaşananlar acı şeyler olunca. Gözlüklü olan Dokuz, zaten en çok onu ve dedektifi sevdim. Dedektif orta yaşlarda genç değil. Seversin bence animeyi, kısa zaten izlersin. 😊 🌺

      Sil
    2. Dokuz hmmm eylemlere soğukkanlı bir zeka gerekiyordu, bu tipte olmasıni sevdim 🌚 bakarız 🌝

      Sil
    3. Evet Dokuz'un tipi ve kişiliği çok uyumlu, bu eylemleri ancak o planlayabilirdi. 😊

      Sil
  2. pekiiii izleriz tabiii :) animetor oldun seeen :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım seversin, bir iki günde bitecek bir anime. :)) Animelere bayağı ilgi duyuyorum. 😀

      Sil
  3. Güzel geldi. Başlarım bugün sağ ol :)

    YanıtlaSil

Rüya Günlükleri 4 (Hikaye)

 Merhabalar, seriye biraz ara vermiştim, devam edeyim dedim. İyi okumalar dilerim. 😊 (Selin, öğrenci, 14 yaşında)   Ormanda yürüyorum, hava...