1 Şubat 2023 Çarşamba

Ouroboros Yılanı (Kitap)

 


 Kitap ilk epik fantastik roman olarak kabul ediliyor, 1922 yılında yazılmış. İsmi kendi kuyruğunu yiyen yılandan geliyor ve sonsuz bir döngüyü simgeliyormuş. Arka kapakta da iyi ve kötü arasındaki sürekli ve muazzam mücadeleyi temsil ettiği yazıyor ve kitap Tolkien ve Le Guin'i bile etkilemiş. 

 Merkür'de çeşitli diyarlar vardır. Cadılar Diyarı'ndan İblisler Diyarı'na bir elçi gelir ve iblislere krala itaat etmeleri gerektiğini iletir. Bunun sonucunda iblisler kralı güreşe davet eder, hangi taraf kazanırsa onun dediği olacaktır. Tarafsız bir bölgede yapılan güreşi kral kaybeder. Çeşitli hinlikler sonucu henüz ülkelerine varamadan iblislere komplo kurulur ve onlara bir Musallat yollanır. Lord Juss ve birkaç kişi kurtulmayı başarır ancak öfkeyle ve başkalarının gaza getirmesi ile hazırlıksız bir savaş taarruzuna girişirler. Planlar hiçbir tarafın istediği gibi gitmez. Cadılar ve İblisler Diyarı arasındaki sürtüşme hep devam eder. Lord Juss bir rüyanın ardına düşüp kaybettiğini bulmaya çalışır. O, İblisler Diyarı'ndan uzakta iken yurdu talan edilir ancak iblislerin geri dönüşü muhteşem olur.


 Kitap hakkında neredeyse hiç bir bilgim yoktu, sırf epik fantastik türünde olması nedeniyle aldım, iyi de yapmışım severek okudum. 😃 Yazarın değişik bir hayal dünyası ve anlatımı var. Nasıl diye soracak olursanız Tolkien'in içine Shakespeare kaçmış gibi. 😅 Fantastiğe romantik bir yaklaşım getirmiş yazar. Aslında kitapta romantizm üzerine fazla bir şey yok, asıl yazarın kendisi romantikti bence. :)) Betimlemeleri detaylı, cümleleri şiirseldi, diyaloglar bile hoştu. Çok çabuk okunacak bir kitap değil, tasvirler dolu ve dövüş kısımları ise çok sürmüyor. Yine de o dünya bana büyüleyici geldi. :)


 Her ne kadar farklı diyarlar olsa da karakterler normal insanlar gibiydi. Yani periler uçmuyor, cadıların süpürgesi falan yok. 😀 Biraz spoiler vereceğim şimdi. Sanırım en çok İblisler Diyarı'ndan Lord Juss'u sevdim. Güçlü olması yanında sağduyulu ve ilkeli biri. Kolay galeyana gelmiyor. Periler Diyarı'ndan atarlı prensi de sevdim. 😆 Cesur ve dostu olarak gördüğü kişileri hiç yanlız bırakmıyor, başına büyük dert açılacağını bilse de. Cadılar Diyarı karakterlerini sevmedim genel olarak, şan şöhret peşindeler, zevk sefa içinde yaşamayı seviyorlar. Kazanmak için her yol mübah onlara göre ancak bu hırsları ve kibirleri başlarına çok dert açıyor. Lord Gro ise en tuhaf karakterdi, güvenilmez biri olsa da zekası ve bilgisi nedeniyle kimin tarafına geçmişse o taraf kazanıyordu. Aslen Gulyabani olan Gro kendi diyarını bırakıp Cadılara hizmet etmeye başlamış, sonra İblislerin tarafına geçiyor. Son ana kadar ne yapacağını kestiremedim.

 Genel olarak kitabı sevmekle birlikte konunun uzadığını düşünüyorum. Bilindik akıcı kitaplardan değildi ama yazarın amacının da kitabın çabuk okunup bitirilmesinden yana olduğunu düşünmüyorum zaten. Bir savaş başlayacaksa öncesinde pek çok tartışmalar ve planlar yapılıyor, karakterler birbirini ikna edip zafer yolunu bulmaya çalışıyor. Tasvirlerle de mekanları ve karakterleri daha iyi anlayabilmemizi sağlıyor yazar. Entrika, ihanet, merhamet, çaresizlik gibi pek çok konu iyi işlenmiş. Kitabın sonunun nereye varacağını merak etmiştim, tam da ismine uygun bir şekilde sonlandı. 


 "Pelerini giyene dikkat et, hafif karanlık çehresine, gözlerindeki mor aleve, gülümsemesinin geç günbatımında sonbahar ormanlarına benzer ağırbaşlı sıcaklığına dikkat et. O, Lord Juss, bu asırlık kalenin lordu..." (Bir romana böyle havalı giriş yapan bir karakter görmedim ben. Paragrafın çoğunu almadım bile, anlatıla anlatıla bitmedi adam.  😅🤭)

 "Seyreyle, şaşır ve tut matemini," dedi kırlangıç, "çünkü gündüzün masum gözleri, ebedi gecenin çocuklarına bakmaya mecbur bırakıldı..."

 "Benimkileri mi diyorsun, ey Gaslark? Bu kurulu dünyada benim olan nedir, öyle ki çarçabuk alınıyor elimden kalbim, kardeşim, kolumun gücü, hükümdarlığımın en önemli sığınağı?"

 "Goldry, Musallat tarafından yakalanmış. Nefretimle tutunduğum bir arzum var ona karşı. Efsunları sayesinde yıkımdan kurtulmuş bunlar, intikamımın açık ağzına koşturacak kadar delirmişler."

 "Ruhların ince tabiatı, silahların kudretinin ötesindedir."

 "Biz," dedi Juss, "gökkuşağının ötesine uçtuk. Ve orada yüreğimizin arzuladığı masalsı diyarı değil ancak ıslak yağmurla rüzgârı ve soğuk bir dağ yamacını bulduk. Ve yüreğimiz donuklaştı bu yüzden."


28 yorum:

  1. Renkli bir kitapmış. Özellikle karakterleriyle ilgili yorumların öyle hissettirdi. Lord Juss merak edilesi bir iblis lorduymuş. Hem senin yorumların hem alıntılar çok hoştu. Kitapla ilgili senin dediğin gibi uzatıldığı düşünenler olmuştu daha önce. Yorumlarını severek okudum. Kitap listemde. Amazon'a tekrar düşsün istiyorum. 😊🌿

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bayağı renkli bir kitap evet. 😀 Beğenmene sevindim canım, teşekkürler canım. Lord Juss karakteri en iyi olandı. :) Biraz daha kısa olabilirmiş kitap, yine de kötü değil. :) Güzel yorumun için teşekkürler. Fiyatı düşer de alabilirsin umarım. 😊 🌺

      Sil
  2. ben çocuklar için bir kitap sanmıştım daha önce... şimdi okuma isteğim geldi ama :)

    YanıtlaSil
  3. İlk epik fantastik roman olması ilginçmiş Duygu'cum, romantik yazım tarzı, "içine Shakespear kaçmış Tolkien" benzetmen çok hoştu:)) akıcı olmayacağını tahmin ediyorum ben de ama merak ettim, eline sağlık:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel yorumun için teşekkürler sevgili Eren. 😊 Kitap gerçekten de öyle hissettirdi. :)) Pek akıcı değil ama güzel ve ders çıkarılacak şeyler var. Tavsiye ederim. :)

      Sil
  4. hımmm duymadığım bir kitap madem ilk o zamansa okurum ilginçmiş :) gönül evet senden görüp aldım, başka yayınevi de basmış o denk geldi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Seversin umarım, farklı bir üslubu var yazarın. :))
      İthaki çevirisi de iyidir İnşallah Gönül'ün, benim okuduğumun çevirisi mükemmeldi. :)

      Sil
  5. Uçmayan peri, süpürgesiz cadı mı olurmuş :) öylesine kodlandık ki farklı olunca hemen bir itiraz geliyor iç sesten :) kitabın kapağı çok hoşmuş. Alıntılardan içine Shakespeare kaçmış Tolkien görünüyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bana da biraz garip geldi, senin benim gibi insanlarsa niye cadı, peri, iblis gibi isimler kullanılmış. :)) Hele de Gulyabanileri çok güzel/yakışıklı olarak hiç hayal edemedim. 😅 Doğru tespit yapmışım değil mi yazar konusunda. :))

      Sil
  6. Bir süredir epik fantastik okumadığımı fark ettim. Epik fantastik olduğundan emin değilim ama Elric serisini okuyasim var. İlk kitabını çok uzun zaman önce almıştım. Devam kitaplarını ise geçen sene. İlk kitabı nereye koyduysam bulamıyorum ki seriye başlayayım. :)))
    Kitaba gelecek olursak, ben epik fantastikte biraz özel güçler, ırklara Özel yetenekler görmeyi seviyorum. Öyle çok uçuk kaçık olmasa da normal insanlardan farkları olmasını bekliyorum. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Elric serisini hiç okumadım, merak ediyorum. İnşallah bulursun. :))
      Farklı ırkları bu de seviyorum, bunda sadece efsun yapabiliyorlar pek farklı bir şey yok. Yazar daha çok üslupta farklılığını ortaya koymuş. :) İlk epik fantastik olmasına göre oldukça iyi bence. :)

      Sil
    2. Ayrıca alıntılar çok hoşuma gitti. Böyle şiirsel bir tarz insanın kulağının pasını siliyor sanki. 😂

      Sil
    3. Öyle gerçekten, kitapta en sevdiğim yön bu oldu. :)) Bu tarz cümleler çok fazlaydı, birkaçını paylaşabildim ancak. 😀

      Sil
  7. Bunu henüz almadım ama listemde bu kitap bu unutulmuş fantastiklerin hepsini toplamayı düşünüyorum. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bundan başka Sisler İçindeki Lut var bende, diğerlerini uygun fiyata bulursam alırım. Buna 14 TL vermiştim indirime girince. :)

      Sil
  8. Fantastik kitap pek bana uygun değil. Ben daha çok somut bilgilerin olduğu kitapları seviyorum. Elbette değişik tarzları da okumak gerekir diye bir kaç fantastik kitap alıp okumuştum. Bir ara okuduğum o fantastik kitapları liste yapıp sizinle paylaşayım isterseniz. Okumadığınız varsa içlerinde, tavsiye ederim.
    Paylaşım için teşekkür ediyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Herkesin zevkli farklı tabi de fantastiği sevmeyenler bence dar pencereden bakıyor, diğer kitapları okurken okudukları gibi irdelemiyorlar meseleleri ve o yüzden basit görüyorlar diye düşünüyorum. :)) İyi yazılmış ve bana hitap eden bir fantastik eser klasik ya da diğer eserlerden daha etkileyici daha dokunaklı gelebiliyor bana. :) Listenizi görmek isterdim, okumadıklarım vardır muhakkak. Ben teşekkür ederim yorumunuz için. :)

      Sil
    2. Rica ederim, ne demek...Elimden geldiğince her tarzda kitap okumaya çalışıyorum aslında. Kitapsız bir hayat düşünemiyorum. Tabii sevdiğim tarzın olması ise o ayrı bir konu. :)
      Listeyi hazırlayıp paylaşacağım. Bol okumalı, mutlu günler diliyorum size.

      Sil
    3. Ben de farklı tarzları okumaya çalışıyorum, güzel oluyor. :) Listenizi görmek için sabırsızlandım, ben de mutlu, kitaplı günler dilerim. :))

      Sil
  9. Renkli ve heyecanlı bir kitap. Ayrıca ayrıntılar ve anlatım şeklin çok mükemmel. 🤗

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, anlatımımı beğenmene sevindim. 😊

      Sil
  10. İlk paragrafları okuduktan sonra zihnimde beliren Romantizm mi? anlık sorusunun cevabını da hemen aldım :) Yazar dövüş sahnelerini uzun tutmadığına göre aksiyondan çok öncesindeki planlara tasvirlere yoğunlaşmış ve bunu seviyor demek ki. Drizzt serisindeki yorumlarının tadını buldum Ouruboros'ta. Kalemine sağlık :)
    Eddison bir nevi fantastik kitap öncüsü, Yüzüklerin Efendisi'nin yolunu açmış gibi geldi bana :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Drizzt serisine benzer yanı da var ama Drizzt'in yeri ayrı bende. Salvatore akıcı yazıyor ve dövüşleri detaylı anlatıyor, daha gerçekçi bu yüzden. Bu yazarsa şiirsel anlatacağım diye biraz abartıya kaçmış sanki. Hiç bir karakteri de Drizzt'in yarısının yarısı kadar sevemedim ayrıca. :))
      Dediğin gibi Eddison bir yol açmış ve gerisini getirenler de çok iyiydi. :))

      Sil
  11. İthaki'nin Unutulmuş Fantastik Klasikleri basması ile tanıdım ben de yazarı. :)) İlk olarak iyi gerçekten, şiirsel bir dünya yazmış. :) Umarım seversin.

    YanıtlaSil
  12. Merhaba Duygu Hanım...
    Okuduğum bir kaç fantastik kitabın listesi...
    -Oliver Bowden - Suikastçının İnancı seri kitaplarından ilki Rönesans ( Tavsiye üzerine almıştım ilkini. O kadar çok beğendim ki hemen 2. Yoldaşlık serisini alıp okudum ve ardından 3. seri Sahipsiz kitabı yeni aldım ama henüz okumadım. Devamını da almayı istiyorum. :) )
    -Lian Hearn - Otori Efsaneleri 1. kitap:Bülbül Döşemeler ( Kitapsız kalmamak için almıştım, şimdi de devamını almak isteyeceğim kadar beğendim. :) )
    -Alexander Gordon Smith - Fırın ( Kitabı bir fuarda görüp almıştım. İnanın bir solukta bitirdim. Meğer seriymiş. Hemen 2. seri kitabı Kaçaklar'ı alıp okudum. )
    Bu aralar sergiden dolayı yoğundum. Size yazacağım liste hep aklımdaydı. Geç yazdığım için özürlerimi kabul edin lütfen. Size bol okumalı, mutlu günler diliyorum. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhabalar Nazlı Hanım :)
      İlk dediğiniz seriyi merak ediyordum ben de, bir türlü okumaya fırsatım olmadı. Siz de beğenmişseniz fırsat olunca almak isterim. Diğerlerini bilmiyordum, netten bakacağım. Çok teşekkürler paylaşım için. 😊
      Ne özürü lafı bile olmaz. Kolaylıklar dilerim size, Allah işinizi rast getirsin. 😊

      Sil
    2. Rica ederim, ne demek...Çok teşekkür ediyorum. Güzel günleriniz olsun. :)

      Sil

Rüya Günlükleri 4 (Hikaye)

 Merhabalar, seriye biraz ara vermiştim, devam edeyim dedim. İyi okumalar dilerim. 😊 (Selin, öğrenci, 14 yaşında)   Ormanda yürüyorum, hava...