Burcumun neredeyse tüm özelliklerini taşıyan biri olarak başka insanları bırak zaman zaman kendimden bile yıldığım oluyor. 😅 Dışarıdan nasıl göründüğümün/ algılandığımın da farkındayım. Bazen ben de niye diğer insanlar gibi rahat, dışadönük, pozitif olamıyorum diye sorduğum olurdu. Neden istemediğim ortam ve insanların yanında boğuluyor gibi hissediyorum? Rastladığım ve kendimden izler bulduğum bir video beni biraz da olsa rahatlattı. Çünkü kafamda sürekli dönüp duran şeyler, karmaşık hislerim ve düşüncelerime daha anlam verebildim bu sayede. Kendimi bu şekilde kabul etmede bir sakınca olmadığını anladım.
Video biraz uzun olduğu için dinlemek istemezseniz diye biraz özet geçeceğim. (Kanalda kendi burcunuza dair videolar bulabilirsiniz. Marifetname kitabını muhakkak edinmem lazım. :) )
~Akrep burcuna dair öne çıkan şeyler: Sessizlik, güvensizlik, sabır, öfke, nefs, geçmiş, aşırı kontrolcülük, karanlık, teslimiyet...
Akrebin yolu düz değildir. Zehri içip yeniden doğuş için sabırla bekler. Kendisi ve nefsi ile mücadelesi de fazla. Önünde iki seçenek var. Ya öfke, kontrol takıntısı vs. ile kendini dibe çekmek ya da tevekkül ve teslimiyetle Hak'ka yönelmek. Akrep pişmanlık, yanıp da yeniden başlamak döngüsünde yol alır. Tüm bunlar olurken dışarıya da kapalı kalır. Yalnızdırlar, zor anlaşılırlar. Akrebin içindeki fırtına dışındaki sessizlikle dengelenmeli. İçindeki gözlemci hep konuşur, her şeyi analiz eder. Akrep yavaşça değişir, dönüşür.
En büyük öğretmeni geçmiş acılarıdır. Bu acılar dönüşümü sağlar, bu yüzden kıymetli. Kendini savunmayı bırakıp teslim olması gerekir. Kaderi kaçmak değil kalmaktır.~
Bazen fazla sessizim, durgunum. Öyle ki ağzımı açıp konuşmak zor geliyor. Kafamın içi ise tam tersi sürekli çalışan makine gibi. Sanırım dengeyi sağlamak kolay olmuyor. Yazmak bile bu yüzden konuşmaktan kolay geliyor bana. Hislerim zaten yüzüm ve mimiklerimden fazlasıyla anlaşılıyor. Konuşarak durumu uzatmayı pek sevmiyorum. Kendi halimdeyken ve ortam sessizken bir iç yolculuğa çıkıyor gibiyim. Bu beni dinlendiriyor. Geceleri daha iyi hissediyorum o yüzden, gündüzün kaosu dinmiş, sesler azalmış oluyor. Söylemek istediklerimi doğrudan söyleyemem. Çünkü eğer kızgınsam çenemin ayarı olmadığı gibi, karşı tarafın benim derin düşünerek cevapladığım şeyi hiç anlamama ihtimali de var. Yani genelde insanlarla çok farklı pencereden baktığımı hissettiğim için az lafla konuşmayı tercih ediyorum.
Kontrolcü olduğum da doğru. En küçük aksilik sinirimi bozuyor. Son zamanlarda biraz bunu aştım, teslimiyeti ve gevşemeyi öğrenmeye başladım. Suçluluk duygum hep fazla olmuştu, herhangi bir konuda bile olabilir. Artık kendime daha çeki düzen verip ruhuma gerçek huzuru verenin peşinden gitmek istiyorum. Bu biraz kabuğumdan sıyrılmak gibi. Zor ama gerekli bir dönüşüm. Anladım ki bu yol benim sadece, bazı şeyleri kendim başarabilirim. Yol ne kadar dolambaçlı ve dikenli olsa da. Her şeye rağmen şu sıralar hayatımın dönüm noktası olduğunu, farklı bir yola girdiğimi hissediyorum. Devamı gelir İnşallah. :)) Kısaca bu video bana iyi geldi, bir şeyleri tekrar gözden geçirdim. Görüşmek üzere.